-
1 aydınlatmak
1. أنار [أَنَارَ]Anlamı: bir yerin karanlığını gidermek2. أومض [أَوْمَضَ]Anlamı: bir yerin karanlığını gidermek3. التمع [اِلْتَمَعَ]Anlamı: bir yerin karanlığını gidermek4. بصر [بَصَّرَ]Anlamı: bir sorun üzerine bilgi vermek5. تألق [تَأَلَّقَ]Anlamı: bir yerin karanlığını gidermek6. ترقرق [تَرَقْرَقَ]Anlamı: bir yerin karanlığını gidermek7. تلألأ [تَلَأْلَأَ]Anlamı: bir yerin karanlığını gidermek8. ثقف [ثَقَّفَ]Anlamı: bir sorun üzerine bilgi vermek9. زها [زَهَا]Anlamı: bir yerin karanlığını gidermek10. سنا [سَنَا]Anlamı: bir yerin karanlığını gidermek11. لمع [لَمَعَ]Anlamı: bir yerin karanlığını gidermek12. نور [نَوَّرَ]Anlamı: bir yerin karanlığını gidermek -
2 ترقرق
تَرَقْرَقَ1. aydınlatmakAnlamı: bir yerin karanlığını gidermek2. talazlanmakAnlamı: dalgalanmak3. harıldamak4. parlamakAnlamı: güçlü ışık çıkarmak5. pırıldamakAnlamı: ışık saçmak6. akmakAnlamı: (sıvı veya ince taneli maddeler için) bir yerden başka bir yere doğru gitmek7. gelmekAnlamı: akmak, cereyan etmek8. çalkanmakAnlamı: deniz dalgalanmak9. dalgalanmakAnlamı: dalga oluşmak -
3 سنا
سَنَا1. sinamekiAnlamı: baklagillerden bir bitki2. aydınlatmakAnlamı: bir yerin karanlığını gidermek3. pırıldamakAnlamı: ışık saçmak -
4 نور
Iنُور1. ziyaAnlamı: ışık, aydınlık2. aydınlıkAnlamı: bir yeri aydınlatan güç, ışıkIIنَوَّرَ1. aydınlatmakAnlamı: bir yerin karanlığını gidermek2. pırıldamakAnlamı: ışık saçmak -
5 أنار
-
6 أومض
أَوْمَضَ1. aydınlatmakAnlamı: bir yerin karanlığını gidermek2. parlamakAnlamı: güçlü ışık çıkarmak3. pırıldamakAnlamı: ışık saçmak4. yanmakAnlamı: parlamak -
7 التمع
اِلْتَمَعَ1. aydınlatmakAnlamı: bir yerin karanlığını gidermek2. parlamakAnlamı: güçlü ışık çıkarmak3. pırıldamakAnlamı: ışık saçmak -
8 تألق
Iتَأَلَّقَ1. aydınlatmakAnlamı: bir yerin karanlığını gidermek2. pırıldamakAnlamı: ışık saçmak3. parlamakAnlamı: güçlü ışık çıkarmakIIتَأَلُّق1. parlaklıkAnlamı: parlak olma durumu2. berraklıkAnlamı: serrak olma durumu, duruluk3. ferAnlamı: parlaklık, aydınlık4. parıltıAnlamı: parlaklık -
9 تلألأ
تَلَأْلَأَ1. aydınlatmakAnlamı: bir yerin karanlığını gidermek2. pırıldamakAnlamı: ışık saçmak3. parlamakAnlamı: güçlü ışık çıkarmak -
10 زها
زَهَا1. aydınlatmakAnlamı: bir yerin karanlığını gidermek2. pırıldamakAnlamı: ışık saçmak3. övünmekAnlamı: iftihar etmek4. kabarmakAnlamı: övünüp böbürlenmek5. büyümekAnlamı: boyutlar artmak, irileşmek -
11 لمع
Iلَمَعَ1. aydınlatmakAnlamı: bir yerin karanlığını gidermek2. parlamakAnlamı: güçlü ışık çıkarmak3. parıldamakAnlamı: ışık saçmak4. pırıldamakAnlamı: ışık saçmakIIلَمْع1. parlaklıkAnlamı: parlak olma durumu2. berraklıkAnlamı: serrak olma durumu, duruluk3. ferAnlamı: parlaklık, aydınlık4. parıltıAnlamı: parlaklıkلَمَّعَ1. cilâlamakAnlamı: cilâ vurmak, cilâ sürmek2. perdahlamakAnlamı: parlatmak3. parlatmakAnlamı: parlamasını sağlamak